8 Ekim 2010 Cuma

settling, settle, settlement

it's funny how we meet with the new meanings of some words as we age along..the word "settlement" has never been important for me some years ago. until the time when people around me has started to choose settling..down.i 'm still confused about its usage in our lives. why do people want to settle for some specific thing where you can choose/experience/live out of tons of options?! ofcourse there comes the question of will that make you some sort of a fickle or not..well anyways, whenever i hear the word settle, quote from SJP  (SATC season 5,ep.8) immediately comes to my mind:
"Some people are settling down, some are settling and some people refuse to settle for anything less than Butterflies..." guess i feel like the ones who refuse to settle for anything less than butterflies, or refuse to settle less then one should deserve. may be soon as i found out what i really deserve, i might be settling by then..that's another deal between me, myself and the rest of the world...until then, i somehow need to learn how to settle my enthusiasm in life down..!

7 Ekim 2010 Perşembe

gece gezmelerini dusunurkene mine karakartal yazmismis..

ben de ayni sorunun cevabini hemen hemen bu siklarla ararken gordum  yaziyi, "cuk" oturdu.. henuz, esasen bayagidir bir karara varamadim dogru sikkin hangisinin olduguna dair...

"Sonra oturdum, düşündüm. Gece dışarı çıkmak, nasıl bir insanlık durumuna, nasıl bir ihtiyaca karşılık geliyor diye. Niye çıkıyoruz yani, bir yerde dikilip içki içmenin cazibesi nedir? 

Buyrunuz, kendinize uygun olanı işaretleyiniz:
a) Sosyalleşme kisvesi altında, gece boyunca karşılaşılacak potansiyel sevgililerle tanışmak için (tabii erkekler eğlence, kadınlar hayatlarının aşkını arıyor).
b) Kendimizi güzel bir hayatımız olduğuna inandırmak için. 
c) Alışveriş yapıp aldığımız kıyafetleri sergilemek için (ikonluk müessesesi).
d) Evde oturup televizyon izleyen bir “yalnız” olmadığımızı kanıtlamak için.
e) Derin depresyonları maskelemek için (kendini içkiye verip sapıtmak da olası).
f) Hepsi."


Herkesciklerin icinde birazcik f)Hepsi varmis gibi geliyor.. Kafamizda kurdugumuz hayatlari renklendirme adi altinda ya da "yalniz"liklarimizi "depresyon"larimizi ort bas edebilme adina geceleri de sosyallesme hevesiyle yanip tutusmuyor muyuz? Neden gecenin karanligi ve sessizliginde haftasonlari evde oturmak/durmak toplum tarafindan garip karsilanan bir olgu olarak dayatilmakta? Tum hafta calisip da kafa dagitmak icinse eger butun bunlar kafalar sadece gece sosyalesmesi - alkol banyolari ile mi dagilir ki? 
Pek bir ikilemlerde kaliyorum, dogru-yanlis arasinda gidip geliyorum.. Oysaki herkesin dogrusu kendineyken neden boyle hislerle kendimi mesgul ediyorum onu da bilemiyorum.
Yalnizligimin verdigi huzuru sonuna kadar savunabilmek istiyorum ama bazen o da toplumsal hareketlerin agirligi altinda ezilebiliyor, kendi kendine yenik dusebiliyor..Sanirim bunu yenmem lazim..!

eskiden defterim ve kalemlerim vardi..

dusuncelerimi dillendirip kayit altina alabilmek icin..simdi ise ya telefon ya da laptop kullaniyorum kalem mahiyetine, defterimse twitter sayfam, blogspot'um ve facebook'um oldu...  butun bu degisimler yasanirken, buyudugum sehrin havasi kuzey avrupa etkileri tasimaya basladi, televizyonlardaki kanal sayisi artti, saclarim iyice uzadi, arkadaslarim cogaldi, nesem katlandi, ulkemdeki iktidar tek partili oldu, ilgi alanlarim cogaldi, yurdumun insanlari da daha az toleransli ve bir o kadar da bireyselci olmaya basladilar...
degisen pek cok sey vardi sadece defterim ve kalemlerim degildi...
bu durumdan rahatsizmiydim?!
aksine her zamankinden cok daha mutluyum; hep daha mutluyum!


degisimler de insana mutluluk getirirmis...